Faşizme Karşı Direnişe, Özgürlüğe ve Adalete Çağrı!

İşçiler, emekçiler, halkımız, devrimci dostlar ve özgürlük mücadelesinin onurlu savunucuları,

Bugün Türkiye, tarihinin en karanlık dönemlerinden birini yaşıyor. Faşist iktidarın baskıcı politikaları her geçen gün artmakta, halkın iradesi, özgürlük mücadelesi ve örgütlü direnç hedef alınmaktadır.

Son olarak, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) yöneticileri ve çalışanları, Devrimci Parti temsilcileri ve daha birçok sosyalist, devrimci yoldaş hukuksuz bir şekilde tutuklanmıştır. İktidar, sadece devrimcileri değil, toplumsal muhalefetin tüm unsurlarını; işçileri, kadınları, gençleri, çevrecileri, emekçileri, aydınları ve sanatçıları da hedef almaktadır. Amaç açıktır: Direnişi bastırmak, korku düzenini hâkim kılmak ve çürümüş iktidarlarını daha uzun süre ayakta tutabilmek.

Bu baskı düzeninin yanı sıra, AKP iktidarının ekonomik politikaları halkımızı açlığa, işsizliğe ve yoksulluğa mahkûm etmiştir. Bugün milyonlarca insan asgari ücretle açlık sınırının altında yaşam mücadelesi vermekte, gençler gelecekten umudunu kesmekte, kadınlar yoksulluk ve şiddetle boğuşmaktadır. İktidarın yandaşlarına akıttığı kaynaklar, halka sefalet olarak geri dönmektedir. Halkın alın terini çalan, hesap vermeyen, sorumsuz bir rejimle karşı karşıyayız.

Bilinmelidir ki, baskılar bizi yıldıramaz! Gözaltılar, tutuklamalar ve tehditler, halkın onurlu mücadelesini durduramayacaktır. Direniş geleneğimiz, özgürlük mücadelemiz ve dayanışmamızla faşizmin karşısında dimdik duruyoruz. Faşizme karşı omuz omuza mücadele etmek, bugün her zamankinden daha önemli ve daha gereklidir.

Tüm Halkımızı Direnişe Çağırıyoruz!

Bugün suskun kalmak, zulmün ortağı olmak demektir. Bugün korkuya teslim olmak, geleceğimizden vazgeçmek demektir. Şimdi dayanışmayı güçlendirme, birleşik bir mücadeleyle faşizmi tarihin çöplüğüne gönderme zamanıdır!