Özgürlük için alanları dolduruyoruz. Eşitlik için alanları yürüyoruz. İnsanca yaşam ve adalet için kadının sesini, eylemini ve direncini büyütüyoruz.
Kadınlara yönelik her yerde ve her biçimde saldırganlığın büyüdüğü bir süreçten geçiyoruz. Kadınların özgürlük, eşitlik ve insanca yaşam istemlerini ve mücadelesini bastırmaya çalışan erkek egemen kapitalist sistem, devlet ve tüm gerici güçlerin saldırganlığı tüm dünyada gelişen yeni faşist dalgayla yeni bir ivme kazanmış durumda.
Emekçi kadınları, tüm kadınları elbette katmerlenmiş köleliğe razı edemeyecekler. Kadınlar büyüyen özgürlük, eşitlik ve dayanışma güçlerini, elbette ataerkilliğe teslim etmeyecekler. Yasal ya da yasadışı saldırganlığa elbette teslim olmayacaklar. Kapitalist sistemin yeni parangalarına, şiddete, elbette teslim olmayacaklar.
Büyük bir mücadele süreçleri bizleri bekliyor. Özgürlüğün ışığını büyüteceğimiz, eşitliğin her türlü karanlığı süpürüp atacak rüzgarını güçlendireceğimiz, dayanışmayla kadınların gücünü yenilmez yapacağımız, tüm ezilenlerin, işçilerin, emekçilerin, gençlerin, ezilen ulusların ve inançların mücadeleleriyle mücadelemizi birleştireceğimiz bir süreç olacak bu. Emekçi kadınlar, sosyalizm bayrağını taşıyanlar, kadınların özgürlük mücadelesinin tüm emekçileri öncülük edecek bu mücadeleye.
Bu ruhla karşılıyoruz, 8 Mart Emekçi Kadınlar Gününü. 8 Mart kadınların özgürlük bayrağı, pratiği ve yıkılmaz kalesidir.
8 Mart’ta Alanlara!
Kadınlar Kazanacak, Özgürlük, Eşitlik, Dayanışma ve Komün Mücadelesi Kazanacak!
Jin, Jiyan, Azadi! Kadın, Yaşam, Özgürlük!
